Bu Blogda Ara

26 Aralık 2023 Salı

GEÇMİŞE BAKIŞ (2): SÜVEYŞ KANALININ GLOBAL EKONOMİYE ETKİSİ

 

Süveyş kanalı bulunduğu bölge dolayısıyla jeopolitik anlamda da oldukça önemlidir. Akdeniz'in Kızıldeniz'e bağlantı noktasını daha da ötesinde Hint Okyanusuyla da bağlantısını sağlamaktadır. 

Süveyş Kanalı projesinin sahibi Fransız diplomat Ferdinand de Lesseps, 1858’de Ali Paşa’ya gönderdiği özel bir mektupla onu inşaa edilmesi için ikna etmişti. Kanal için gerekli maddi kaynak, hisse senedi satışı yoluyla gerçekleştirildi. İnşası Nisan 1859’da başladı ve 1869’da bitti. Nihayet 17 Kasım 1869’da Süveyş Kanalı açıldı. Süveyş Kanalının natal haritasındaki Uranüs-Jüpiter açısını hatırlayın. Jüpiter’in bolluk ve bereketi anlatan Uranüs’ün eşitlikçi paylaşım hakkını gösteriyor.

Kanal’ın açıldığı günden başlayarak, Süveyş Kanalı’nda “serbest geçiş”4 ilkesi uygulanmıştır. Büyük Britanya’nın Mısır’ı işgali, bu ilkenin uygulanması açısından diğer devletleri kaygılandırınca 29 Ekim 1888’de İstanbul’da uluslararası bir antlaşma imzalanmıştır. Antlaşmanın ilk maddesinde hangi ülkenin bayrağını taşırsa taşısın kanalın her zaman tüm savaş ve ticaret gemilerine açık olacağı, serbest kullanımına tarafların müdahale etmeyeceklerini taahhüt ettikleri ve kanal üzerinde bir abluka uygulanamayacağı hükmü konmuştur. Dolayısıyla ilk maddedeki tüm bu hükümler “geçiş serbestisi” ilkesini açıkça ortaya koymaktadır. Yine Uranüs’ün minimum standart uygulanması prensibini anlatıyor. Jüpiter-Uranüs arasındaki 108’lik açı bu konuda her şeyin tam ve eksiksiz olduğu, herhangi bir şüphe olmadığını anlatır. Burada Süveyş kanalının açılışı bir anlamda global bir gerekliliğin tamamlanmasıdır.

 


Süveyş Krizi olarak kabul edilen ilk olay 26 Temmuz 1956’da Mısır’ın Süveyş Kanal Şirketi’ni ulusallaştırmasıyla Batılı ülkeler bakımından stratejik düzeyde büyük bir olumsuz etki ortaya çıkmıştır.

Bu karar, petrol taşımacılığında da büyük bir değişikliğin ortaya çıkmasına neden olmuştur. Krizden önce, Avrupa petrol gereksiniminin %75’i Ortadoğu’dan sağlanmakta ve bunun % 50’si Süveyş Kanalı’ndan geçmekteydi. Büyük Britanya ise petrol gereksiniminin % 85’ini Süveyş Kanalı yolu ile sağlamaktaydı. Kararla birlikte büyük bir petrol bunalımının da kapısı açılmış olmaktaydı. Batılı ülkeler bunalımı aşmak için Batı yarıkürenin petrolüne yönelmişler, bu da petrol fiyatlarının o dönem için yükselmesine neden olmuştur.

O günün transit haritasında Plüto-Satürn (düzenin yıkılıp yeniden yapılandırılması) ve Satürn’ün Akrep’te retro olması elbette petrolle ilgisini gösteriyor. Transit Plüto’nun natal Jüpiter’e 150’lik açısı bazı durumların geliştirilmesi ve revizyona girmesi için mecburiyet getiren krizi gösterir. Plüto’nun bulunduğu dereceler zenginlikle ilgili olduğu kadar (Plüto Akrep’in yöneticisi olarak petrol için) mücadele etmeyi ve hatta askeri anlamda tehlikeli durumları da gösterir. Jüpiter uluslararası geçerliliği olan yasalar ve uluslararası taşımacılıkla da ilgili.

2023’te 23 Temmuz’da Venüs’ün aynı derecede retro hareketine başlarken Plüto-Neptün 60’lığına apexte YOD açı oluşturduğunu hatırlayalım.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder