1 Şubat 2003'te Doğu Saatiyle
(EST) 8:59 A.M. Columbia Uzay Mekiği'ndeki (STS-107) yedi astronot, 16 günlük
bilimsel görevlerini tamamlamak üzereyken bir felaketle karşılaştılar. Fırlatma
sırasında mekiğin yakıt deposundan kopan bir köpük yalıtım parçası, sol kanadın
ısı kalkanına zarar vermişti. NASA yetkilileri başlangıçta sol kanattaki
hasarın ciddiyetini reddetti ve mekiğin hasardan kurtulabileceğine inandı. Ancak
Dünya atmosferine yeniden girişleri sırasında bir şeyler çok ters gitti. Kanat,
havanın yoğun ısı ve basıncına maruz kaldı ve parçalandı. Mekik kontrolü
kaybetti ve Teksas ve Louisiana üzerinde parçalandı. Yedi astronotu öldü. Müfettişler,
astronotların fırlatma sırasında meydana gelen hasar konusunda uyarılmaları
halinde felaketin önlenebileceğini ve yörüngede iki hafta daha
kalabileceklerini ve yeniden giriş yapmaya çalışmak yerine başka bir mekik
tarafından kurtarılabileceklerini açıkladılar.
TARİHÇE
Misyon, fırlatma öncesi
sertifikalarını ve incelemelerini geçti ve lansmanla başladı. Misyonun
başlangıçta 11 Ocak 2001'de başlaması planlanmıştı, ancak 16 Ocak 2003'teki fırlatmaya
kadar on üç kez ertelendi. STS-107'nin yedi kişilik mürettebatı Temmuz 2000'de
seçildi.
FIRLATMA
Columbia, Merritt Adası, Florida’daki
Kennedy Uzay Merkezi Fırlatma Kompleksi 39A'dan 16 Ocak 2003'te Saat: 10:39:00'da
fırlatıldı. 1,5 dk içinde roketin sol kanadından yaklaşık 21 ila 27 inç
(53 ila 69 cm) uzunluğunda ve 12 ila 18 inç (30 ila 46 cm) genişliğinde bir
köpük parçası koptu. Bu köpük Columbia'nın sol kanadındaki güçlendirilmiş
karbon- panellere hızla çarptı. Köpük roketin hızından daha yavaştı. Görev
veya yer ekibi, o sırada enkaz çarpmasını fark etmedi. Roketten modül ayrımı fotoğraflandı
ve kaydedildi, ancak köpüğü eksik kısmı kaydetmediler ve Columbia yörünge
yerleştirmesini planlandığı gibi tamamladı.
Fırlatmayı kaydeden kameraların
hiçbiri kanada çarpan enkazı net bir şekilde göremedi, bu da uçuş risk
yönetimi grubunu yörünge aracının verdiği hasarın seviyesini belirleyemez hale
getirdi. Ta ki 2 gün sonra gerçeği keşfedene kadar. STS-107'deki köpük kaybı,
hiçbiri bir yörünge aracının veya mürettebatın kaybına neden olmayan önceki
köpük çarpması olaylarıyla karşılaştırıldı.
Retro Merkür ve Ay ikisi de deklinasyon
dışı. Merkür-Chiron ile kavuşumda. Ay Tejat Posterior’da. Bu yıldız Merkür-Venüs
doğasındadır. Merkür’ün bulunduğu sabit yıldız Vega’nın anlamı “Düşen Akbaba”dır.
Ayrıca bulunduğu TKY dolayısıyla -Manilus’un da Lyra için kullandığı isim- Fidulea
(bir çeşit işkence aleti) ile bağlantılı olduğu söylenir. Chiron kavuşumlu Merkür-Jüpiter
Rx ile tam orbla 150lik açısı var. Jüpiter Dubhe’de Rx ve bu yıldız Marsiyen nitelikte
çalışır. Özellikle Mundane haritalarda sorunludur. Tejat Posterior gibi Dubhe
de Merkür-Venüs doğasındadır.
An haritasında Mars Toliman’da 8.evde
ve 12.evdeki Gienah’taki Uranüs’le kare açıda. Gienah genel olarak toplumsal
acı olayları gösterir. Gienah’ın bir anlamı da “kanat” demektir! Kuğunun kanadı.
Gienah Cygnus’un anlamı: Aniden hızlı yükselme ve ani düşüş riskidir. Venüs-Merkür
karakterindedir.
An haritasında paran noktaları
tam olarak değişkenlerin son derecelerine oturmuş. Bir cross kare açı
oluşturmuşlar ve hepsi anaretik denilen derecelerde. ASC’de Scheat yıldızı yükseliyor.
Oldukça ilginç. Mars’ın derecesi 4.ev girişine 150lik açıda. 4.ev her zaman
bitişi ve sonu niteler ve hem 3.ev hem 4.ev Merkür yönetiminde. 3.ev (iletişim
evinde) Satürn Rx 23°İkizler’de Alnilam’da ve bu yerleşim başarılı olan ancak
sonradan beklenmedik kayıplar veren durumları gösterir (Robson, sabit yıldız
kitabında bu şekilde açıklıyor) 150lik açı 3°orba kadar etki verebiliyor.
Burada Satürn-Güneş arasında 150lik olduğunu kabul edersek üst yönetim ve iş
yürüten departmanlar arasında pek çok defa kriz yaşanıyor. Satürn’ün bulunduğu
İkizler burcu iletişimi sembolize eder. Aslında burada tam da yaşanan durum bu.
İletişim ve koordinasyonda sıkıntı oluyor. Satürn’ün yöneticisi Merkür’ün
Jüpiter’le tam orb 150lik açısı bunu daha belirgin şekilde anlatıyor.
Durumu 2 gün sonra çekilen video
kayıtlarını gözden geçirirken farkediyorlar. O gün 27°Yengeç dolunayının yaklaşık
5 saat sonrasında Ay Aslan burcuna giriş yapmış. Dolunay’a Uranüs’ün 150lik
açısı ve Venüs tutulma derecesini
-signifikatör olarak- tetiklediğini görüyoruz. Aynı zamanda Kova’daki (aldatıcı)
Neptün’ün bulunduğu sabit yıldız olan Albali “yutucu” demek! Kova’nın iki
yöneticisi 120lik açıdalar ve Satürn’ün pozisyon dolayısıyla olumsuz
çalıştığını (yukarda) açıklamıştım. Uranüs’ün bulunduğu derece duble İkizler
etkisi çalıştırıyor. Merkür-Jüpiter 150lik açısını etkileri devam ediyor.
Merkür düz transite geçmek üzere.
23 Ocak'ta uçuş direktörü mürettebat
Steve Stich, Husband ve McCool'a köpük çarpmasını anlatmak ve onları
bilgilendirmek için bir e-posta gönderdi ve önceki uçuşlarda köpük çarpmaları
meydana geldiği için endişelenecek bir neden yoktu. 26 Ocak'ta Enkaz
Değerlendirme Ekibi, bu olaydan kaynaklanan herhangi bir güvenlik endişesi
olmadığı sonucuna vardı.
Merkür S pozisyonda düz transite geçiyor. O gün Ay-Merkür karesi kesinleşmiş. Merkür-Jüpiter Rx 150lik açısı devrede. Genel olarak Merkür-Jüpiter arasında uyumsuz açılar olduğunda amaçsız ve çok konuşmak, boş vaatler, mantıksız inançlar dolayısıyla yetersiz takip ve yetersiz planlama gibi yorumlanabilir. İletişimde ayrıntılara dikkat azalmıştır. 150lik açının doğasında tekrarlamaya meyil olduğundan bu durum zincirleme şekilde devam etmiş. Jüpiter’in bulunduğu Dubhe yıldızı kendi gücü ve otoritesi yoluyla bazı şeyleri zorla kabul ettiren kişilikleri de gösterir.
ACI SON
Columbia'nın atmosfere yeniden
girmesi ve 1 Şubat 2003'te inişi planlandı. Ekip, Görev Kontrol Merkezi'ndeki
vardiyasına saat 03:30'da başladı. Mürettebat, yörünge aracında dağınık
eşyaları istifledi ve ekipmanlarını yeniden giriş için hazırladı.
Ay-Neptün 10°Kova’da Albali’de tam
kavuşum yapmış ve Ay çürüme fazı denilen Balzamik fazın son aşamasında. 05:49’da
Jüpiter Rx karşıtlığında Neptünyen bir yeniay oluyor. Jüpiter aynı zamanda halen
Chiron ile 150lik açıda. ASC’de Ras Algethi, takımyıldız etkisi cesaret ve kararlılık
verdiği gibi firar etme ve kurnazlıkla da ilgili. Bir anlamda artık uzay
aracından “firar” etme zamanı. Plüto yükseliyor.
Saat 8:54:24'te sensörlerin minimum referansın da altında değerlere sahipti. 8:58:21'de, yörünge aracı daha sonra Littlefield, Teksas'a inecek olan bir parçayı fırlattı. Mürettebat ilk olarak 8:58:39'da, Yedek Uçuş Yazılımı monitörü sol iniş takımının lastiklerindeki basınç kaybı için hata mesajları göstermeye başladığında bir sorun belirtisi aldı. Pilot ve komutan daha sonra sol iniş takımının durumunun bilinmediğine dair göstergeler aldı, çünkü farklı sensörler karışık şekilde vitesin indirildiğini ve kilitlendiğini veya toplanmış konumda olduğunu bildiriyordu.
Uzay aracındaki mürettebatın “sorun”dan
haberdar oldukları an haritasına bakıldığında Plüto MC’de. Bulunduğu sabit
yıldızın anlamı: Zorlukla karşılaşmak. Plüto karşı konulamaz güç demektir.
ASC’de Pegasus TKY yükseliyor. Pegasus
(kanatlı at) “bilgelik” ve “duygu” dan doğar. İnsanların bir yandan zorlukların
üstesinden gelerek diğer yandan kendi kapasitelerini (aşırı özgüven ile) ölüm
pahasına aşma yolunda tehlikeyi anlatır. Yol zorluklarla ve sınırlamalarla
(Bellerophon'un şüphesi veya kibri) var edilmiş olsa da, araştıran kişi her
zaman takip edecek zamanı ve enerjiyi bulacaktır. Yani, Pegasus Sendromu
görünüşte "herhangi bir durumun üzerinden uçma" yeteneğidir, ancak
bunun sonu tevazu konusunda bir ders almakla ilgili olabilir.
Yeniay Dorsum yıldızında olmuş. Bu
yıldızın anlamlarından biri ayrıntılı bilgi demek.
Columbia'nın 9:16'da inmesinin
beklendiği anda yörünge aracı planlandığı gibi inmeyince Kennedy Uzay
Merkezi'nde acil durum prosedürleri başladı.
Özetle Columbia planlandığı gibi
yeniden girişe başlamıştı ancak ilk yükseliş (çıkışı) sırasında meydana gelen
hasar nedeniyle ısı kalkanı tehlikeye girdi. Yeniden girişin ısısı, yörünge
aracının hasarlı kısmına serbestçe yayıldı ve sonuçta yörünge aracının parçalanmasına
ve tüm olasılıkların kaybedilmesine neden oldu. Süreç araştırıldığı zaman mürettebatın
yaşadığı ilk ölümcül olay, mürettebat modülünün basıncının düşmesiydi. Basınçtaki
düşüş hızı ve kesin zamanı belirlenemedi, ancak en geç 9:00:59'da gerçekleştiği
kesinleşti. Kısaca Görev Kontrol üyesi durumdan haberdar olduğunda çok geç kalınmıştı.
9:35 itibariyle, tüm enkaz ve
mürettebat kalıntıları etrafa dağılmıştı.
Bu, 1986'daki Challenger patlamasından sonra uzay mekiği
programı tarihindeki ikinci ölümlü kazaydı.
İlk planda Columbia’nın kalkışı 11 Ocak 2001’de planlanmış ancak defalarca ertelenmiş.
O gün Merkür 1°Kova Altair’de
(göksel uçan kartalda) ve Mirfak’taki Rx Jüpiter 120lik açıda. Jüpiter’in bulunduğu
Perseus TKY çok sayıda kişiyi insanları etkileyen olayların göstergesidir. Aynı
zamanda büyük meterolojik olayları da gösterir. O gün için meteorolojik kayıtlarda
olağanüstülük görünmese de (5 Ocak 2001 itibariyle 3 haftadan beri) Florida’da
son 11 yılın en soğuk kışının yaşandığı bir dönem olarak kayıt edilmiş. Erteleme
nedeni buna bağlı olabilir. Uranüs’ün kavuştuğu sabitin etkisi de oldukça
Marsiyen, yıkıcı ve Plüto ile kare açıda. Bununla birlikte Satürn en tehlikeli
yıldızlardan biri olan Algol’da Rx ve tehlikeli durumları gösteren Chiron ile 150lik
açıda. Bir anlamda o zaman da problem çıkabilme ihtimali varmış denilebilir. Mirfak, Algol ile beraber çalışabilen sabit yıldızdır.
Not: Bu konu ile ilgili tüm detaylar Space Shuttle Columbia disaster - Wikipedia da bulunmaktadır.








Hiç yorum yok:
Yorum Gönder